Şiar Dergisi 14. Sayısına Ulaştı
Şiar dergisi 14. sayısıyla (Ocak-Şubat 2018) yeni yılda okuyucusuna merhaba diyor. İki ayda bir çıkan dergi Şiar, 4. yılına girmeye hazırlanırken yine dopdolu bir içeriğe sahip yeni sayısıyla raflardaki yerini aldı.
Birbirinden manidar kapaklarıyla adından sıkça söz ettiren derginin Behice Kolçak imzası taşıyan 14. kapağında, valiz şeklindeki evlerden oluşan bir çizimle yine manidar bir tema bizi karşılıyor.
Derginin bu sayısı adeta şairler geçidi gibi birbirinden kaliteli isimleri buluşturmuş. Edebiyat dünyasının gözde isimleriyle geleceğin edebiyatçılarını aynı dergide buluşturarak bir tezgâh fonksiyonu icra etmeyi şiar edinen derginin bu sayısında edebiyatseverler şiire, öyküye ve denemeye doyacağa benziyor.
Derginin sayfaları her zaman olduğu gibi Şiar imzası taşıyan “Şiarımız” başlıklı yazıyla açılıyor. Yazıda geçtiğimiz senenin genel bir değerlendirmesi yapıldıktan sonra dergide gerçekleştirilen bazı değişiklikler okuyucuya anlatılmış. Ayrıca edebiyatın toplum üzerindeki etkisinin müspet olması için doğru kullanılması gerektiği geçtiğimiz senelerden örnekler verilerek açıklanmaya çalışılmış ve okuyucu edebiyata, şiire, sanata davet edilmiş.
Türk Edebiyatı dergisinin genel yayın yönetmeni olarak ve aynı zamanda öykü ve şiirleriyle tanıdığımız Bahtiyar Aslan, “Kısraktan Kımıza” isimli güzel şiiriyle dergide ilk kez gördüğümüz isimler arasında.
“Uzak Sayılmaz” adlı şiiri ile Şiar’a merhaba diyen bir başka isim de usta şair İbrahim Tenekeci.
Derginin genel yayın yönetmeni Serap Kadıoğlu, okumaya alıştığımız tarzının dışında bir üslupla kaleme aldığı “Kerahat” şiiri ile dikkat çekti.
Derginin musahhihlerinden Muhammed Ebrar Alar, “Eksik Bir Şey Var Hayatımızda” diyerek toplumda yitirilen değerleri ve insanların bir ruhunun olduğunu hatırlatmayı amaçlamış.
Sibel Akın, “Mine’l Bab İle’l Mihrab” isimi denemesinde okurla metin arasındaki ilişkiyi farklı vechelerden değerlendirmekte.
Her sayıda bir edebiyat ustasıyla Hasbihal gerçekleştiren Serap Kadıoğlu, bu sayıda “zarif adam” olarak tabir ettiği şair-yazar Hüseyin Karaca ile samimi bir sohbet gerçekleştirmiş.
“Travmalar, Açık Yaralar, Anılar” isimli oldukça güzel şiiriyle genç şair Yağız Gönüler, dergideki yerini alıyor.
“Hû Gelir” isimli şiiriyle İdris Mahvi, divan edebiyatını sevdirmeye devam etmekte.
Edebiyatçı Şakir Kurtulmuş ise “Günlerin İzi” ismini verdiği anılarını anlattığı yazısında muhacirlerin durumunu izah ederken bizlere de vazifelerimizi hatırlatıyor.
Derginin yeni yayın koordinatörü İdris Mahfi Erenler, bu sayıdan itibaren “Mutasavvıf Şairler” köşesini devam ettirecek. 14. sayıda Edirne’de medfun Hasan Sezâyî Gülşenî Hz.lerini tanıtan İdris Mahfi, akıcı ve derin anlatımıyla köşeye farklı bir üslup kazandırmış.
Bu sayının diğer deneme yazarları ise şöyle; Hakkı Özdemir, İbrahim Eryiğit, Yasemin Yaşar, Sinan Terzi ve Ahmed Tuğrul.
- sayıda üç adet öykü bulunmakta. Öykü yazarları; Kuddusi Demir, Mehmet Akif Demirelli ve Özlem Karapınar.
Derginin bu sayısında okuyucu için tam bir şiir şöleni var. İşte o şiirlerin şairleri; Orhan Tepebaş, Rabia Gelincik, Metin Erol, Hakan İlhan Kurt, Tahir Ezgi, Uğur Demirel, Fatma Zehra Şimşek, Sezai Bozkurt, Didar Ekici, Selim Faruk Tokgöz, Faruk Mehmet Yılmaz ve Burak Kara.
Derginin birbirinden güzel kapaklarının mimarı Behice Kolçak, her sayıda olduğu gibi üzerinde tefekkür edilesi bir illüstrasyonla “Beyaz Kalem” sayfasını çizgileriyle süslemiş.
Sinema köşesinde Oğuzhan Ceylan, “Cennetin Krallığı” isimli Kudüs’ü anlatan filmi, dünyanın bu film hakkındaki görüşlerine de yer vererek anlatıyor.
Unutulmuş kelimeleri gün yüzüne çıkarmak için “Kâmûs Nâmustur” sloganıyla Zümra Selman’ın hazırladığı Dağarcık köşesinde bu sayının harfi: “I”.
Her sayıda okuyucuya birbirinden güzel kitap tavsiyeleri yapılan “Sarraf” köşesinde Ömer Mertoğlu, “Emil Michel Cioran’ın Çürüme’nin Kitabı” eserini ve Gai Eaton’un “Tanrıyı Hatırlamak” isimli eserini okuyucuya tanıtmış.
Derginin arka kapağında ise Mehmet Şamil’in 21 yıldır demlediği muhteşem bir şiir yer alıyor. Mehmet Şamil’in “Aklın Salıncağında Şair” isimli şiirine eşlik eden naif fotoğrafın (arka kapak fotoğrafı) sahibi ise Dursun Çiçek.
İZDİHAM
