Her an değişebilen, anlık, güncel siyasi olayları, gazetelerde köşe yazısı altında görmeye alıştık artık. Elimize bir gazete aldığımızda, gazete yazarlarının ekseriyetle siyasi içerikli yazılar yazması […]
1912 Yılı bir bahar sabahıydı. Fransa’nın Cherbourg Limanı’da, uzun pardösülü, elli yaşlarında bir adam, elinde bavuluyla sağa sola koşturmaktaydı. Onun bu telaşlı halini fark eden […]
Bursa 15. Kitap Fuarı, TÜYAP Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde kapılarını açtı. Bu yıl 300 yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılımıyla gerçekleşecek fuarda, söyleşi, […]
pazar sabahlarında nemli bornozlar geren mandalların kuş ahbapları uyuyakalıyor kız kucağında bulut başlı küheylan babası dolunaycığını camından alıp bir yarısını sandal bir yarısını yelken yapıyor […]
bir halk kahramanı değilsin, bir öğrenci lideri değilsin bilginlerin övüncü ve şairler prensi olmadın yedi deniz boyunca gezsen de balıkbilimde ve coğrafyada ileri kahramanca değil […]
Zabıtaları sevmem. Eminim onlar da bana bayılmıyorlar. Her hece rüyalarıma giriyorlar. Gündüzler de anlatırım; gözleri arpacık soğanından üç beş mavili lacivertli adam kovalıyor beni. Biri […]
“Sizin hiç babanız öldü mü? Benim bir kere öldü kör oldum Yıkadılar aldılar götürdüler Babamdan ummazdım bunu kör oldum” Cemal Süreya Türk öykücülüğünün, özellikle […]
“Önce sesin gelir aklıma Çaresiz kaldıkça hep seni düşünürüm Güzel olan, dolgun başaklardaki sarışın sevinçli Sonra cumartesi günleri gelir Sonra gökyüzü gelir hemen kurtulurum […]
O kadar çok inek gördüm ki hayatımda Onlara bir şiir adamam gerek İnekler, yayılmış yatarlar çayırlarda İnekler, sonsuzca otlayıp düşünerek İnek gözlü desem bir kadına […]
Dulcinea seni en çok andığım Bu garip bu bilinmez akşamlardır Büyülü kırık dökük hanları Kral saraylarına dönüştüren Anlaşılmaz gizidir akşamların Zor zamanlarımda düşlediğim Sen bütün […]
Dışarıda rezil bir yağmur yağıyordu. Yer, gök çamur rengine bürünmüştü. İçinin bütün sıkıntısını yansıtan yüzünü yaklaştırdı pencereye. Cama birikip iz yapan yağmur damlaları görüşünü engelliyordu. […]
Yeteri kadar sustuğumun farkına varmasaydım Biri daha bavul toplamayı marifet sanarken Orada bir kaç kez daha vurulacaktım Bilmem Düşünmemek en iyisidir belki de Aklı başında […]
Hüseyin Cahit’le, “Bir makaleyle akım bitirmiş,” diye dalga geçerdik. Öğrenci aklı. Öyle bir şey yok tabii, anılarını okuyunca neler olmuş, hepsini görüyoruz. Hüseyin Cahit daha […]
Cezayir Kurtuluş Savaşı’nda ölenleri anarak Efendi misiniz, kodaman mısınız ne, bir mektup yazıyorum size, bilmem vaktiniz var mı okumaya bu mektubu. Az önce verdiler elime […]
Bu kapıdan ya geçeceksiniz ya da geçmeyeceksiniz. Geçerseniz, her zaman adınızı hatırlamanız tehlikesi olduğunu unutmayın. Her şey gözlerini dikecektir size siz de onlara öyle bakın […]
Ben sana mecburum bilemezsin Adını mıh gibi aklımda tutuyorum Büyüdükçe büyüyor gözlerin Ben sana mecburum bilemezsin İçimi seninle ısıtıyorum. Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor Bu şehir o […]
Christy Brown 1932’de doğdu. Dublinli bir duvarcının 23 çocuğundan biriydi. Beyin felci kurbanı olduğu için konuşmasını ve hareketlerini kontrol edemiyordu; sol ayağı hariç. Bu onun […]
Okunmadık her metin yenidir. Ben ilk nerede okudum bunu? Size hikayemin yolunu gösterirken, ey kari, müsaadenizle etrafta dolaşacağım biraz. Çünkü kahramanların ortak özelliği sıkılmaktır. Soğudukça […]
Görmüşüm bir çehbada çehreni senin Elmayı çiğdeden download ettim de geldim Çaparım çapar diil o çapansızlığım Varlığın taşrasında çapraşık index Senin ‘emşerin o sayın jijek […]
buraları koşarak geçtik görmezden geldik mesela sıçrayan nöbetin yerden uzaklığını ve sırt ağrısını, saatlerin akşamların sahiciliğini sokakların boşaldığı ve bittiği aaa yerdeyiz aslında çok çabuk. […]
Sevimli bir çocuğun sevgi ve güven dolu gülümseyişiyle birlikte sarsıcı bir şekilde mekân dışı, zaman dışı, sakatlanmış ve umutsuz bir gülümseyiş. (sf.41) Düşman bir varlık […]
Temiz bir gün bugün, günaydın! Hece kadar aydınlık ve sabah biraz erken gelmiş gibi Ve ben tüm ormanları gezip senin kaybolan ayaklarını aramışım bütün gece […]
Kısa film, amatör işi olarak görülmüştür, birçok kişi tarafından. Hayatını kısa film çekerek tamamlayan sinemacıların sayısı bir elin parmağını geçmez. Her sinemacı uzun metraj yapmanın […]
Sinema ve kültür eleştirmenliğinin birleştiği noktada, gücünü popüler kültüre verdiği önemden alan Rabarba Şenlik’in Mart sayısı çıktı. Yayın politikasını; popüler filmlere burun kıvırmadan ya da sanatsal […]
Bu mektubum sana ağabey, Babam yerine koyduğum, adam denildi mi, aklıma ilk gelen özel insan. Ailenin genlerinde var, sevgi gösterilmez. Bana hakaret ettiğinde, kırıcı […]
Günlük ortalama 200 kelime ile konuştuğumuz gerçeği anlatmak istediklerimizden geri kaldığımız anlamına gelmiyor. Hatta bir kelimeye yüzlerce farklı anlama gelecek şekilde kullanma kabiliyetimiz kelime sayısının […]
24 Aralık 1999 tarihinde yazdığım “Asker koğuşunda Kur’an Tefsir olunur mu?” başlıklı yazım müessif bir kazaya uğradı; “sekr-i savm” deyip geçelim ve merhûm Akif’in âilesiyle […]
https://www.youtube.com/watch?v=imGMcxTW1zc https://www.youtube.com/watch?v=omx6n1eBua4 https://www.youtube.com/watch?v=1B8C3MhWpnE https://www.youtube.com/watch?v=tbEIFBLqVmk https://www.youtube.com/watch?v=9Jf2ZP0b5OQ https://www.youtube.com/watch?v=h7dm0vgj2SQ https://www.youtube.com/watch?v=7pNg3JckX2U […]
Ya Râb, bu uğursuz gecenin yok mu sabâhı? Mahşerde mi biçârelerin, yoksa felâhı! Nûr istiyoruz.. Sen bize yangın veriyorsun! “Yandık !” diyoruz .. Boğmaya kan […]
hayır 18 işimiz başka türlü bitmeyecek değil mi ki ben soğuk bir namlu gibi kuşkulu bir profil değil mi ki sen çıkıp çıkıp bir bıçak […]
1.Huzur – Ahmet Hamdi Tanpınar 2.Fahim Bey ve Biz – Abdülhak Şinasi Hisar 3.Çingeneler – Osman Cemal Kaygılı 4.Tutunamayanlar – Oğuz Atay 5.Dönemeç’te – […]
1974 yılında Batı Almanya’dan çıkan ve Werner Herzog’un ellerinde değer bulan, az bilinen çok iyi filmlerden birisi: Jeder für sich und Gott gegen alle (Kaspar […]
Elinde bir demet çiçek… Bana doğru geliyordu. Ama hep beni geçip gidiyordu. Ruhumu delip geçiyordu. Ruhum onun ruhuna vurulmuşken onun ruhu benim ruhumun farkında bile […]
Görme lezzetinden habersiz benim gözlerim Seninkiler doğanın sırdaşı olmuşsa ne olmuş? Benim dilim dünya şikâyetine rehin Gök senin dilediğince dönüyorsa ne olmuş? Beni bahçede hava […]
“Amerika’da ünlü bir çizgi romanı, diyelim Batman’i, kimin yazıp çizdiği o denli hayati değildir; seriyi yüzlerce sanatçı telif karşılığı yazmış ve çizmiştir. Grafik romansa bu […]
Barbar Dergisi’nin Mart-Nisan sayısında şiir bölümü dolu dolu. Mim Kara, Erol Kaf, Abdullah Enes Aydın, Hüseyin Dikmen, Süleyman Yılmaz, M. Önder Karakaş, Rahime Kasım, Mehmed […]
Shakespeare bana ne öğrete bilir ki? Hayat beni sevdiğime karşı cesaretli yapmamış Yada sevdiklerime karşı güven duyamamışım Ben aşkı Romeo yada juliet den öğrenmedim ki […]
Üzerime grip geçirip çıktım sokaklarına şehrin. Her gelen otobüs trans geçti aldırmadım. Bir konserve kavanozu gibiydi dünya. Sıkıştıkça havası azalan. Elimi havaya kaldırdım. Bir taksi […]
Henüz bitmedi İçimin sana karşı yanıyla yüz yıllık bir savaşa tutuşmuşum Yüz yıldır ekmek görmemiş ağzım Ve yüz yıldır yaşıyorum Alnıma isabet parçalanan bir kalbin […]
Bizim orta mektep seneleri. Randevulu kavga, sustalı bıçak, Ferdi, Neşe, Sezen yılları. Küçük şehrimizde, bir sürü Mustafa Kutlu, Hasan Ali Toptaş hikayesi geçiyor. Gençlik, hatta […]
