Beşir Ayvazoğlu, ‘Türk şiir kralı’ sıfatıyla anılan Florinalı Nâzım’ın biyografisini yazdı. Şimdi de var o adamlardan.
Peyami Safa’nın “şiir kralı” ilan ettiği (!) Florinalı Nazım’ın hayatını okumak, yıllar öncesine dayanan medya-edebiyat ilişkisine dair yeni bir açılım sağlıyor.
Beşir Ayvazoğlu biyografi serisini Florinalı Nazım ile sürdürüyor. Kapı Yayınları tarafından “Florinalı Nazım” adıyla yayınlanan kitap, ilanlar vererek gazetelerde şiirlerini yayınlatan ve çok şiir yazan, sermaye-edebiyat ilişkisini yıllar önce fark etmiş olan bir ‘şairimsi’nin hayatına odaklı. Yazar bu kitapla, Peyami Safa’nın “şiir kralı” ilan ettiği (!) Florinalı’nın biyografisinden çok medya ve edebiyat tarihimize ayna tutuyor. Türk basınının Florinalı hadisesindeki acımasızlığı ortada.
20 YIL SÜREN ŞAKA
Florinalı Nazım, kendisinin usta bir şair olduğuna inanır, etrafındakileri de buna inandırmaya çalışır ve ünlü olmayı yaşam gayesi edinir. Bu yüzden edebiyat tarihimizde aşağı yukarı yirmi yıl süren bir şakanın malzemesi olur. Zamanının bütün edebiyatçıları gibi Peyami Safa da onun adını duyduğunda dudağında bir istihza halkası çevirenlerdendir. Hatta ona “şiir kralı” ünvanını verirken de aksini düşünmüyordur. Ancak yıllar sonra bir gazetedeki yazısında bir özeleştiri yapar Peyami Safa: “Hiç de mi bir şeyler beceremedi? Mısraları arasında bize bir güzel dalgınlık anı yaşatacak bir tane bile yok muydu?… Karikatürle aslı arasındaki münasebetin artık istihza ile değil, bir edebiyat tarihi dikkati ile eğilelim.”
Şöhret olmanın basından geçtiğini anlayan Florinalı, reklamın iyisinin kötüsünün olmayacağını erkenden keşfeder ve gazetelerde kendisinden söz ettirmek için her şeyi yapar. Hakkında yazılanlar hep bir lütuf barındırsa da; Florinalı, hepsine işine geldiği gibi yaklaşmasını iyi bilir.
MEDYANIN MALZEMESİ
Kitabı okuduğumuzda, bir zamanlar medyanında kısıtlı haber kaynağına sahip olduğunu görüyoruz; bir Florinalı varmış ve kendi ürettikleri tutulmasa da medyaya iyi malzeme olmuş. Yazar, bugün etrafımıza baktığımızda bir sürü Florinalı görebileceğimizi söylüyor. Hatta bunun için belki de sadece kendimize bakmamız bile yeterli olacaktır. Florinalı Nazım’da, Ayvazoğlu’nun birçok kaynağa başvurarak hazırladığı biyografinin yanı sıra bugün de danışıklı dövüş halindeki medya ve edebiyat ikilisinin yıllardır devam eden güldürücü oyununu göreceksiniz.
FLORİNALI NAZIM’DAN:
Krallık’ değil, kır al’lığın namına imza atarım/ Cumhuriyet devrinde ben sanmayın kırallığa daldım / Yüksek şiir mevkiimi çekemeyenlerin bana / Haksız hücumunu kırdım, haklı zaferimi aldım.
Feyza Başar
İzdiham