“Bu Bayram Ne Yapmalı?” , İzdiham Yazar ve Çizerlerine Sorduk.

Uzun süredir yaz aylarına denk geliyor bayramlar. Seneye belki daha soğuk olacak, ondan sonraki sene daha soğuk. Ama biz her sene ilk defa bayramla karşılaşıyor gibi coşkuyla karşılayacağız. Bayramı hava durumu ilgilendirmiyor. Biz sevdiklerimize ağız dolusu iyi ki varsın demeye devam edelim. “Bu bayram ne yapmalı?” diye düşünürken sizin için yazar ve çizerlerimize sorduk.

– SEDA NUR BİLİCİ: Mezopotamyalılar, okurlarımıza ve tüm dünya!!! Hepinize dününüzle barışık gününüzden memnun yarınınınızdan umutlu olduğunuz bir ömür diliyorum. Günler, geceler, Filistinli kadınlar, çocuklar, gençler, en masumlar ve acı çeken her bir can için tüm dünyaya merhamet diliyorum. Ve hatta zalimlere ettiklerini ödetecek, içimizi soğutacak işkenceler diliyorum.

Bu bayram kime attığını bilmeden yollanan toplu mesajlar son bulsun. İşsizlere iş buldun mu diye; bekarlara evlilik ne zaman diye sorulmasın. Çocuklar öpülmeye, kucağa gitmeye zorlanmasın. Herkesin kurban bayramı mübarek olsun.

– FARUK SARIKAVAK: Kendi adıma söylemem gerekirse, her bayram olduğu gibi bu bayramda da, hak edenlere küfretmek yerine durum tespiti yaparak cevap vermek istiyorum. Çünkü “küfrettim” demek yerine “durum tespiti yaptım” demek daha masum ve vicdan rahatlatıcı. Ve yine de söylemeden edemeyeceğim:

“Bayram gelmiş küslük olmaz diyorlar.Dayan Faruk yavşaklarla barışma!”

– İBRAHİM VARELCİ: Bu bayramda yalnızlığımın daha da derinleştiğini hissediyorum. Ailemden kilometrelerce uzaktayım ve bayramın birinci günü her yer kapalı.
Yarıda bıraktığım kitapları tamamlamak istiyorum sadece. Kitapları ve hayatı yarıda bırakmamalı.

– MİHRAÇ CERRAHOĞLU: Bu bayram imkânsızlara imkânımız kurban edilmeli.

– YAĞIZ YILMAZ: Küçük İskender’in son sözleri geldi aklıma: “Benim öldüğümü duydukları gün dansa gitsinler. Bir gün önce dansa gidenler de çok özledikleri sevgililerini arasınlar. Arayanlar varsa parti versinler. O gece. Çok eğlensinler. Ben öldüm diye eğlenmesinler. Böyle bir adam yaşadı diye eğlensinler…” Her bir cümleyi bu bayram günlerine uyarlasın isterim değerli İzdiham okurlarının. Yaşamak mümkünken yaşamalarını, aşkı, sevgiyi, paylaşmayı çoğaltmalarını… Bayramınız şen ola!

– DİLEK KARTAL: Sevdiklerimize onları sevdiğimizi söylemeliyiz. hayat gerçekten cok kısa, üstelik mesele ettigimiz seylerin çoğu da çok saçma. Ve bayram, bahanelerin en güzeli..

HURİYE ÖYKÜ CİVAN: Sıkılmanın şiddeti arttı bende. Daha çok sıkılmalıyız. Ahenk’te çekirdek çitlerken de sıkılıyorum Bodrum’da denize bakarken de. Gulüten bile canımı sıkmayı başarıyor, buna simit yerken karar verdim sonra dedim ki madem dört günde veremeyeceğim bu kiloları o halde yanımda dünyanın en güzel insanına baktığım için şükretmeli ve glüten diyetine ara vermeliyim ne dersiniz? Bu arada bütün iyi insanların hayatı bayram olsun, sevgiler.

– HALİL ECER: İbrahim, oğlu ismaili kurban etmeye yeltendiğinde elindeki bıçağı hangi usta yaptı acaba? Bıçağı yapan ustanın mahcubiyeti var üzerimizde. Sevdiğimizden vazgeçme ile imtihana dahil olduğumuz noktada sorular çalınabilir. Her an her şey olabilir ihtimali de kurbana dahildir. Nitekim ismail yerine koçum gökten inmesi son dakikada sınav sorularının değiştiğine delalettir. Bayram güzeldir fakat her an her bir değişiklik olabilir. Değişikliğe ve farklılığa açık olmak lazım. Herkes kendi bayramını bulsun ve kendini kurban etsin.

– REYHAN YILMAZ: Bu bayram kendimize bir duvar örmeli. Kimseler gelemesin diye. Göremesin. Çok isteyen olursa boyasın diye sevdiğimiz renge, çok seven olursa kapı pencere çizsin bir yerlerine. Duvar örmeli. Yazdır, serin olur. Ev niyetine.

– AHMET ENİS GÜRCAN: Bayramda bol bol gökyüzüne bakmalı. Bulutları güzel hatıralara benzetmeli. Dostlar ile çay içmeli. Yozgat olmasaydı ne yapardık diye dertlenmeli. Söğüt ağaçlarına şiir yazmalı.

– TARIK TAŞ: Yollar arasında yolumuzu bulamıyoruz. Kurban olacağız kesin ama ne için bilmiyoruz

– YASİN KARA: Bu bayramda artık doğru istasyonda inmeli, pay taksimini adil yapmalı. İkram edilen elmaların en küçüğüne, en kendi halinde olana el uzatmalı. ‘Var’ olan, ‘yok’ olana vermeli. Dokunmak, bir kalbe girmek akıllı telefonlarla girmedi hayatımıza. Ekranlardan önce bakmak vardı insana. Yani bu bayram kendi en yükseĝinden itildiğin yere yeniden çık ve şöyle de: Varsa da yoksa da eti senin kemiği de senin olsun ey hayat.

– HALİL İBRAHİM KURUÇAY: Bayramda ne yapılmalı sorusuna namütenahi bir cevap vermek kadar güzel bir eylem olamaz. Çünkü Müslüm Baba’nın dediği gibi ‘’Topraktan Bedene Can Veren Allah’ın’’ emrine vakıf olmaktır asıl gayemiz. Onun için bayram bulunduğumuz bir yerden başka bir yere tatil için gerçekleştirilen bir gün değildir. Tatil ve eğlence gibi şahsi mutluluk günleri değildir. Bayram tatil değildir. Bayram fırsat ve fırsatçıların neşe günü değildir, olmamıştır. Uzaklaşmak, gözlerden uzakta olmak değildir. Bilakis bayram yakınlaşmaktır. Yakınlaşın. Gülün. Sarılın. Hemhal olun. Akrep yelkovanı kovalarken yarınlar geç olmakla meşhurdur. Şimdi ketum olmayın heybenizden seni seviyorumları çıkarın. İlk çıkaran ben olayım. Ve sizi sevdiğimi söyleyeyim. Sizleri çok seviyorum. Nice güzel bayramlara sevgili okur.

– EMİNE ŞİMŞEK AŞKINER: İyilere samimiyet, kötülere sınırla. Çocuklara saf sevgiyi hissettirip büyüklere saygımızı, ilgimizi göstererek. Kediler ve kuşların aynı evde yaşadığı evlerin neşesiyle dolarak.
Kayrasıyla var olduğumuzun hatrına gülümseyerek. Yaşamalı.
Yaşamalı.

– SÜMEYYA KILIÇ: O eski evlerdeki ekmek kokusunu özlemeli.. Bağdadi müzikler eşliğinde Mağrib masallarını dinlemeli ve o uzak ülkenin limon bahçelerini düşlemeli. Kalbimi açıp da içine baksanıza!

– KADER ÇAKIR: Bu bayram büyükler bol bol ziyaret edilmeli , küsler barışmalı küs olan bizsek ilk adımı atmaktan kaçınılmamalı. Çocuklar sevindirilmeli , huzur evleri ve sevgi yuvaları bol bol ziyaret edilmeli. Bir gülümsemenin sebebiysek ne mutlu bayramlar bize . Sevgiyle kalın.

– HÜSEYİN HAKAN: Akla düşen kim varsa mümkünse aramalı, değilse toplu olmayan mesajdan bir güzel yazmalı. Çiçeklere su, zalime samimiyetle beddua.

ALİ LİDAR: Otursunlar kitap okusunlar, şiir okusunlar!

Yılda bir kurbân keserler halk-ı âlem îyd için

Dem be dem sâat be sâat men senin kurbanınam

(Fuzûlî)

– NECİP FAZIL KIZILKAYA: İyilik, beklemez. Acele edilmeli.
Herkese zemzem verilmez, bir yudum suyu olan paylaşmalı.
Herkese kurban yetişmez, verilen sözler tutulmalı. Çünkü; İnsan verdikleriyle insandır.

– MUSTAFA TOPRAK: Kalbimiz Gazze’de olmalı. Bayram, kardeşlerimiz ile kalben aynı hizada oldukça bayramdır. Gönlümüzde, dilimizde ve hareketlerimizde taşıdığımız Gazze ile akraba ziyaretleri yapılmalı, büyükler ziyaret edilmeli, çocuklara harçlık vermek ihmal edilmemeli, her an yanında kendinizi güvende hissedebileceğiniz dostlar ile vakit geçirilmeli. Bir de Bülent Parlak abinin attığı mesajı tekrar okuyup tebessümle düşünülmeli: “Geçen hafta vazife başı yaptığım okul müdürlüğü görevimi dün itibariyle bırakmış bulunmaktayım. Kamuoyunun bilgisine.”