İlhami Çiçek, Sorarak
yeryüzü kırlarında böyle yürekleri taşıtlardan yana çarpan yaramaz adamlardı sürücüler bakarlardı dikiz bir bencillikten boyuna yalnızdık aradan bunca dağ geçti. patikalar boyu iz sürüp taşradan […]
yeryüzü kırlarında böyle yürekleri taşıtlardan yana çarpan yaramaz adamlardı sürücüler bakarlardı dikiz bir bencillikten boyuna yalnızdık aradan bunca dağ geçti. patikalar boyu iz sürüp taşradan […]
kendini bildi bileli yalnız konumuyla ilgili yalnızlığında gerçekten yalnız olduğunu sanarak çıldıran korkunç kalabalık bir adamdı dünya süreli nöbetlerle köpükten giysiler biçip ağızlara çarpmalarla geliyordu […]
Ayrılık kolay mıdır acaba? bir yerlerde karşılaştık seninle, bilmiyorum, hatırlamak; içimde rahatsız onca düşünce çağın plastik çiçeklerine hevesleniyor sokağın başındaki kızlar, ürkek, bilekleri titriyor camdaki […]
I bu tuvalde akşam bir kurdeladır gök çözük sevgili saçlarıyla anlatıldığından ayrıca ırmak yataklarına yer verilmemiş ressam diyor ki su düşlemek için vardır –aya gelince […]
uzun bir nehirdir satranç kıvrak ve uzatarak boynunu nice güneş batışını yerinde görmüş boynunu oysa veba tarihçileri bilmemişlerdir her karenin bir karşı veba girişimi olduğunu […]
Bulut yok, Rüzgâr yok. Havuzun başındayım, Balıkların sudaki izleri, Aydınlık, ben, çiçek, su. Yaşamın temiz buğday başağı. Annem reyhan topluyor. Peynir, reyhan, ekmek, bulutsuz gökyüzü, […]
Bir gülücük düştü çimene telafisi olanaksız! Ama nasıl yitirecek kendilerini Gece dansların. Matematikte mi? O ne saf zıplayışlar öyle, o ne kıvrılışlar Elbette sonsuza değin. […]
Ama enine olmayı tercih ederdim. Ben kökünü toprağa batırmış bir ağaç değilim Taşları ve o ana sevgisini emen Bu yüzden büyüyemiyorum parlak yapraklara her nisan, […]
Gitmekle kalmak arasında kıpırdamayan gün, katı bir saydamlık kalıbı. Hepsi görünüyor ve hiçbiri anlaşılamıyor, ufuk dokunulamayacak bir yakınlık. Masada kağıtlar, bir kitap, bir vazo: nesneler […]
Aşkına müteşekkirim O benim son mucizem Mucizeler çağı geçtikten sonra Teşekkürler aşkına.. O bana öğretti okumayı, yazmayı O donattı beni sözlerin en güzeliyle Aşkın bir […]
1 Boya kutusunu önüme koyuyor oğlum Bir kuş çizmemi istiyor benden Kül rengine batırıyorum fırçayı Bir dörtgen çiziyorum, üstüne bir kilit ve çubuklar Oğlum, gözleri […]
Arif Çağlar için 1. Atlasları getirin! Tarih atlaslarını! En geniş zamanlı bir şiir yazacağız 2. Harbi karşılık verecek ama herkes Göğünde kuş uçurtmayan şu üç […]
Buraya bakın, burada, bu kara mermerin altında Bir teneffüs daha yaşasaydı, Tabiattan tahtaya kalkacak bir çocuk gömülüdür Devlet dersinde öldürülmüştür. Devletin ve tabiatın ortak ve […]
Belki ona gideriz yarın, Belleksiz sevgiliye, Poplin elli korkak çocuğa, Duyarlığı, unutkanlığının kanı anaya- Ona belki gideriz yarın, Gören gözlü kör güzele, Çılgın gülüşlü bebeğe, […]
onun bedeni bir tımarhane içinde çok işçi, deli ve çalışkan! onun bedeni bir kule. içinde çok basamak, karanlık ve nemli. güdürerek çıkarır merdivenlerden, ağlatarak indirir […]
emel’e “ben babamın yuvarladığı çığın altında kaldım.” çolak mırıltılarla dövmelenen çocuk her gün her gece eğer adasında,gözü ağzı elinden alınmış, yosunlar sarmış bedenini çığlıklarken bunu […]
yontusal bir dinginlikle sıralarım sözcüklerimi vasat bir yere bu duyumlanmaz imgeleme – taşkınlıktan ırak mı ırak ah! ya benim ele geçirilemez coşkularım varolamamış henüz biçimleyemediğim […]
1985. zaman da aynı karanlık aynı yarasaydı, Manolya delirmezden önce. Büyükannemizin kocaman bakla bir evi, Uzun pencereleri vardı, sedirinde ölü doğmuş fareler pembeliği. Okurduk leziz […]
Kimdi o kedi, zamanın eşyayı örseleyen korkusunda eğerek kuşları yemlerine, bana ve suçlarıma dolanan? Gök kaçınca üzerimizden ve yıldız dengi çözüldüğünde neydi yaklaşan yanan yatağından […]
günlerden bir özge gün müdür yaprak dökümü müdür gizemli neylerin dağlar leyla albenisiyle mi donanmıştır bulutların doluktuğu bunlar sözcük müdür yoksa tuz ırmağı mı Roma’ya […]
I Mutluyum,çünkü galip gelmedim Cana ferahlık veren o gizemli sarnıçtan Arklar açmalıyım bahçesine kalbimin. Mutluyum, çünkü galip gelseydim Madalyam olacaktı,yüreği kangren yapan Ve bir gururum, […]
kış olur kimse bakmaz, soğuk suyun yüzüne hep bu kaderi yaşıyor sanki sanayi siteleri uzaktır, her insana oralar ürkeklik zırhını kuşanmış çıraklar çıkarlar ekmeğin tam […]
Şimdi ben öksüz bir kitabeyim bir mezarın başında bana çarpıp geçiyor günün kambur kuşları uğulduyor kalbim, nasıl da uğulduyor sanki bir arı kovanı ve dilsiz […]
Ey aşk, yaptığını beğendin mi: Yetimler gibiyim ziyafetten aç dönen Ters yakılan sigara, hemencecik söndürülen Yoksulluk ile vakit geçer mi… Uyanmış kalmışım nasıl şey bu […]
1 Kaderden kısaydı, ömürden uzun Rabbim, döndürdün, kalbimi sana. Ne insanlar, ne insanlar, binlerce yıldır Herkesi kurtarıp kendisi ölen, İsmail demedim, gelmedik daha Günlerce gidersin […]
I Ve Kudüs Şehri. Gökte yapılıp yere indirilen şehir. Tanrı şehri ve bütün insanlığın şehri. Altında bir krater saklayan şehir. Kalbime bir ağırlık gibi çöküyor […]
İlkin sakin kiraz bahçeleridir andığım eski günlerden Şehrin çocuklara mahsus kaydıraklardan olduğu Fi tarihinde kutsal sözleri kale almadıkları için Harap bırakılmışlar tabiatüstü güçlerle Bir kere […]
Ey yeşil sarıklı ulu hocalar bunu bana öğretmediniz Bu kesik dansa karşı bana bir şey öğretmediniz Kadının üstün olduğu ama mutlu olmadığı Günlere geldim bunu […]
kırmızı kiremitler üzerine yağmur yağıyor evimizin tahtadan olduğunu biliyorsunuz yağmur yağıyor ve bazı tahtalar vardır suyun içinde gürül gürül yanan dudağımı büküyorum ve topladığım çalıları […]
Hicran destanını kendinden oku, Mecnun’dan duyup da rivayet etme. Aşkın Leyla’sını gördünse söyle. Söz temsili bulup hikayet etme. Yüz bin Leyla doğar alemde her gün, […]
Pişman değilim, seslenmiyorum, ağlamıyorum Her şey geçer ak elmalıkların üstünden bir sis gibi Altın rengine bürünüp, solup gidiyorum Bir daha geri gelmeyecek gençliğim. Sen, bir […]
Kal’a-i âsâr-ı zulme verdim istihkâm-ı tam Ettim istibdad ile tarihe ibka-ı nâm Öyle tarsîn eyledim olsa cihan zir ü zeber Attığım üss-i mezâlim haşre dek […]
Izdırabın sonu yok sanma, bu alem de geçer, Ömr-i fani gibidir; gün de geçer, dem de geçer, Ram karar eyliyemez hande-i hurrem de geçer, Devr-i […]
Bir merhamettir yanan, daracık odaların İsli lambalarında, isli lambalarında. Gelip geçen her yüzden gizli bir akis kalmış, Küflü aynalarında, küflü aynalarında. Atılan elbiseler, boğazlanmış bir […]
cüneyt’e… cami dibi gözlüklerime iltica ve arkasakar skodanın gövdesi ihlali yeniyetme küfürleriyle yaşı yirmi yedi kurşuna dizilen ceketim cüneyt kimseye teşne kılmadığım mahfuzum sahi kuzum! […]
tartar ağzın tartar, viyadükleri düşünmenin fransızcasını bir çiçek tasarlanır kızlara geçilmekten, güneş açtı; aç dedim göğsünü kaygılanayım biraz çocukları kanona gönderdim korkma yalnızız ama az […]
sen güveyiydin yalnızlığın, günlerin direğiydin her pazar soframıza oturan kederdin, incelikliydin bilinciydin, kendi erkeğini ezberleyen yengecin elimizden sağanakları tutan gecenin içerlenişiydin berzah, gül ve sabır […]
gece mi? toplasın yaşamak kelimesinden sızan tüyü sadece kuşlar geçiyor başka şeye imrenme dağları çölle açıkla, daha kolaydır ve ölümcül kalbine dönenlerden kira bedellerini öğrenirsin […]
Kapıları çalan benim kapıları birer birer. Gözünüze görünemem göze görünmez ölüler. Hiroşima’da öleli oluyor bir on yıl kadar. Yedi yaşında bir kızım, büyümez ölü çocuklar. […]