Mustafa Kutlu, Yoksulluk İçimizde
Sulusepkenin sokaklara kırbaç gibi indiği, gemi azıya almış rüzgârın her şeyi önüne katıp savurduğu, karmakarışık bir gündü, evet. Aslında böyle bir günde evinden çıkmış olanın; […]
Sulusepkenin sokaklara kırbaç gibi indiği, gemi azıya almış rüzgârın her şeyi önüne katıp savurduğu, karmakarışık bir gündü, evet. Aslında böyle bir günde evinden çıkmış olanın; […]
Ne çocuklarımız, ne torunlarımız bakır mutfak eşyalarını tanımıyor. O kalaylı tasları, tencereleri, tavaları. Hiçbiri kalaylı bir maşrapadan kaynak suyu içmedi. Bakır eşyalar onlar için artık […]
Hikaye ve denemeleriyle tanınan Mustafa Kutlu, 1974 yılında edebiyat öğretmenliğini terk ederek Dergah yayınlarında çalışmaya başladı. Ve işte böylece yazarlık serüveni başlamış oldu. Mustafa Kutlu, […]
Bulut seni severiz, sakın yanlış anlama. Evet konuştuk biraz, tartıştık açıkçası. Ben söz aldım, dedim ki endişeye mahal yok. Bulut bu gelir elbet. Ötekiler tepkili; […]
Köyü defalarca bombaladılar. Öyle ki yıkılmadık hane, taş üstünde taş kalmadı. Erkekler cepheye gitmişti. Köyde çocuklar, kadınlar ve ihtiyarlar kalmıştı. Onların da çoğu ölmüştü. Köy […]
İnsanlar konuşa konuşa, hayvanlar koklaşa koklaşa” denilmiş. Anlaşmak için “konuşmak”, yüzyüze olmak çok önemli. Belki de bu sebeple eski eğitim sistemi bir hocanın rahle-i tedrisinden […]
Ölüm gelir. Engellenemez. Vakit-saat tamam olur. Can kuşu ten kafesinden uçar. Vücut soğur. Mezarlık ürkütür insanı. Son durak. Cenazenin defni ve atılan toprak. Topraktan geldik […]
Aziz Mahmut Hüdai (Hz).: “Günler geçip gitmekteler Kuşlar gibi uçmaktalar.” diyor. O dönem için ne kadar veciz, ne kadar sade, ne kadar derin, ne kadar Türkçe […]
Salacak kıyısında bir kahvedeyim. İnce belli cam bardakta çayımı içip İstanbul’u seyre dalıyorum. Sarayburnu, minare ve kubbeler, asıl İstanbul dediğimiz yer: Suriçi. Bu silüet burada […]
* Kimsenin adamı değilim. Adımı duvarlara yazmasınlar. Ne CHE kadar yakışıklıyım, ne ABD kadar vahşi. Kendi halinde biriyim. * Beni denemesinler. Kim bilir ne kadar […]
Şamanların, kâhinlerin şair olduğunu söylerler. Bu nedir? Bu sözü etkili kullanmanın avantajıdır. Öyle konuş ki karşındakiler büyülensin. Bu anlayış kırpıla kırpıla günümüze kadar gelmiş, hayatın […]
Bildiğimiz kağıda basılan dergilerin ömrünü tamamladığını düşünüyorum. Tecrübe ile sabit. Çünkü ben de bir dergi çıkarıyorum. Hem de 25 yıldır. Peki sebep ne? Modern teknolojinin […]
Hırvat iki sevgili tarafından beş yıl önce başlatılan ve bugüne kadar bir çok ülkeyi gezen “Kırık Kalpler Müzesi” (Sergisi mi demek lazım?) artık Zagreb’te kalıcı […]
Bir şehri sevmek için illa orada doğmuş, büyümüş olmak gerekmez. Sonradan gelip yerleşmiş olanlar da o şehri sevebilir. Şehri sevmek onu güzelleştirmek demektir. Rant uğruna […]
‘Hayat tarzı’nı belirleyen nedir? Pek çok unsur sayılabilir ama bunların başına kişinin ‘Allah’a, Peygamber’e, Âhiret Günü’ne Kitab’a’ inanıp inanmadığını koymak icap eder. İnanıyorsa o zaman […]
Bülent Parlak “İzdiham” sitesini dergiye çevirdi, ikinci sayısında genç, dinamik, parlak bir hüviyete ulaştı. Umarım böyle devam eder. “İzdiham” sadece internet ve dergi yayımı değil, […]
Hikâyenin insanı çağıran, insanı bir yanından yakalayan bir büyüsü vardır. Şiirin dünyasına giremeyen birçok kalp için hikâye, uçsuz bucaksız bir davet sunan güzellikler diyarıdır. Hikâyede […]