Fatma Şengil Süzer, Canım Senin Elinde
canım senin elinde gölgem senden ibaret her gemiyle gittim, peşinden gittiğimi sanarak hiçbir denizden daha dönmedim çakallar gerçekti, tilkiler, kaba postlar köpekbalıkları gerçekti siz içerde […]
canım senin elinde gölgem senden ibaret her gemiyle gittim, peşinden gittiğimi sanarak hiçbir denizden daha dönmedim çakallar gerçekti, tilkiler, kaba postlar köpekbalıkları gerçekti siz içerde […]
İslam dünyasında diyalektik düşüncenin piri olarak tanınan Mevlâna, Hegel’in öncüsüdür. Münazara ve Diyalektik Klasik düşüncede münazara, yani, “bir konu üzerinde belirli usul ve kurallara […]
O günden sonra kuracak güzel bir cümlem olmadı hiç dünya için. Rüyalarım tüller ve silahlardan bu yana sisli. Kıvrılıp giden dalgın bir yol, yolda […]
14. Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali İstanbul’da 12 Mart’ta başlamıştı. Festival 26-27 Mart’ta Hatay, 2-3 Nisan’da Adana, 9-10 Nisan’da Bodrum, 16-17 Nisan’da Mardin, 23-24 […]
Bir hüznün ağırlığı kelimelerle tartılamaz, bu böyle biline. Ve koca bir hüznün payına düşenin kocaman bir sessizlikten başkası olmadığını da en iyi sen bilirsin anne. O halde gömülüyorum ben de sessizliğime ta ki kelimeler hüznümü taşıyacak olgunluğa erişinceye, acılar şaşkınlığıma derman buluncaya kadar. Ta ki yeryüzündeki tüm mürekkepler kuruyuncaya kadar. Sustum.
Günün yeni kelimeleri ; deniz, otoyol, tüfek. Deniz: Oturma odasındaki ahşap kolluklu koltuk. Otoyol: Bir rüzgar türü. Tüfek: Beyaz bir kuş. Kasetçalardan gelen bu sesle […]
Yine hepimizi sarsan bir suç var ortada, birkaç da suçlu, çokça da lanet… Ve yine o suçun içinde işlenebildiği bir toplum yokmuş gibi davranıyoruz.
Evet, böyle dehşet verici suçların orantılı cezalarının olması lazım… Ancak toplum olarak insani değerleri ayakta tutamazsak bu ağır cezalar yine de caydırıcı olmayacak. Amerika’da idam var ama dünya tarihinin en meşhur, en acayip, en acımasız seri katilleri de Amerika’dan çıktı, çıkıyor.
Bir şeyleri çok daha iyi düşünmemiz ve çok daha iyi anlamamız gerekiyor, aksi halde ‘insan’ın içine yuvarlandığı karanlık girdapları çözemeyeceğiz!
izdiham.com yenilendi.
izdiham.com mobil uyumlu yeni tasarımıyla yayında.
Ya bizim efkarımız ne olacak?
Bizim efkarımız hep olacak!
Sinema Yazarları Derneği (SİYAD) üyelerinin yaptığı seçimde 2015 yılında Türkiye’de sinemalarda gösterilen uzun metraj yerli filmler içinden kazananlar belirlendi.
Siyad’ın yıldızı en iyi film, en iyi yönetmen, en iyi kurgu, en iyi senaryo olmak üzere dört kategoride de ödüle layık görülen Abluka filmi oldu.
Dünya en korkunç savaşları onlara hükmedenlerin hayvan sevgisine borçludur.* Öte yandan durumumuz ne olursa olsun yapmak istediğimiz şeyi yapmalıyız, yolculuk yapmak istiyorsak yolculuk yapmalıyız, en […]
Şam’da: Uçar güvercinler İpek surun arkasında İkişer. ikişer. Şam’da bütün anadilimi bir buğday tanesinin üzerine Rafideyn (Irak’ın başka bir ismi) taşının cila ettiği bir kadının […]
Müslüm Gürses vefat etti. Allah öldürür, dünyadan alır. Baba olmak her zaman biyolojik yapıyla açıklanmaz. O, çoklarının babasıydı. Allah rahmet etsin. İnsanların seni sevdiği kadar […]
Masaya bir ağırlık , aklıma iç dik yokuş, ve yürümek; yeşil sandaletli bir mesafe.. Epeydir kendimi böyle yanlış, böyle seninle deniyorum. Aslında masaya bir virgül […]
“galiba yapamayacağım” deyip de yaptığın şeyler ne olmak istediğimi anlatabildim mi elini alnımda bir defa bile duymadım burada halbuki ile başlayan bir mısra olmayacak sen […]
İşçi geliyor ağaç budamaya, O ne tafra, o ne krallık, Bir omuzunda balta, ötekinde ıslık, Yer değiştiriyor kuşlar dallarda. Kente dönen çılgın mızıkacılar, Çiçek tozu […]
Ahmet Uluçay ile vefatından önce yaptığımız söyleşi. O gün evdeki çaresizliğini ortaya çıkarmıştık. Az gittik, uz gittik Kütahya’ya sizin için Ahmet Uluçay’a gittik… Ahmet Uluçay’ı ziyaret […]
“İnsanın sorunu, hayatın anlamının bilgisine sahip olarak yaşamak. Dünyayı pragmatik, kâra dönük, avantaj arayan taraftan algılamamız ne kadar ilginç. Durmadan protez üretiyoruz. Bütün teknolojiler buna dayanıyor. Uçakları icat ettik, çünkü at sırtında gitmekten yorulduk. Hayatlarımızı daha hızlı hareket ederek zenginleştirmeyi düşünüyoruz. Bu, çıplak gözle bile görülebilen temel bir hata.”
yaz bitmiş yazıt bırakmaksızın, dünya neşeyle esrik, ama yeterli değil. sonsuz yaşamın himayesi, ilgisiyle mest oldum, ikna oldum şansıma, ama yeterli değil. hiçbir yaprak, […]
Fatma Şengi Süzer, Hece ve Ayvakti dergilerindeki mısraları seçti. apar topar firar et yeter epeydir damlalarını saydığın yağmurda eriyen metropolün pençeleri döşemeleri sökülmüş etrafa saçılmış […]
Fatma Şengil Süzer, O Mısralar Var ya-Mahalle Mektebi 14. sayı bir adam şehre koşarak girerken sendelemiştir kanla karışık yağmur gibidir şimdi tüm mushaflar her şey […]
Birnokta Dergisi, Fatma Şengil Süzer; O mısralar var ya Bugün günlerden Salı Yaşadım yaşadığımca, fazlası yok hayatın Günahsız değilim elbet, melekler beni tanır Bir bilirim […]
Şair Zeynep Arkan ile arkadaşımız Büşra Avşar konuştu. Çoğu şairi şiire götüren bir hikâye ya da şiire yönelmesini sağlayan bir büyük şair vardır, Zeynep […]
Daha önce bir “saniye koleksiyoncusu”yla tanışmış mıydınız? “Nerelisin sen?” sorusuna “Ölümlü” diye cevap veren bir öykü kahramanı da aklınıza gelmemiş olabilir. Gökhan Özcan’ın yeni öykü kitabı […]
Fatma Şengil Süzer: “-mış”la başlayacağım. Günümüzün algı duvarından geçebilmek için, Oscar Wilde ile. Şöyle demiş: “Bir şeyin güzelliğini fark etmek, ulaşabileceğimiz en yüksek noktadır. Renk […]
sen kupayı özenle yukarı kaldırıp aniden yere çaldın kupa parçalandı n’aptın? çiğken darlanmışken henüz insanken külünden istemiştim Hayriye Ünal (Mahalle Mektebi, 15) Düşünsene sabah […]
Öğretmenim bir de anlamadıklarım… neden arkasında çarpım tablosu vardı defterlerimizin sanki kareli deftere sadece matematik yazılırdı beni mecbur bıraktınız sayılara sayısal hem sözel sıkıntılarım oldu […]
bana “çeneni kapat ve bizi takip et” dedi yıllar bir balo salonunda mühim hırslara takdim ettiler beni başım dönmüştü, yaşamak baş döndürür dans etmiştim, dans […]
yalan yok, çoğunca kendimize kaçarken yakalanırız aşk’a çözümlenemez birer sır bellerler bizi Bünyamin Durali (Birnokta, 147) bir kış geçti üzerimizden adını bile bilmediğim o gece […]
Zeliha Yurdaer’den Bergman kritiği… “Suskun gölgeler, soluk yüzlerini bana çevirerek işitilmeyen seslerle en gizli duygularımla konuştular. Aradan altmış yıl geçti ve hiçbir şey değişmedi; hâlâ […]
Zeliha Yurdaer anarşist bir tanığı İzdiham için kaleme aldı. Sinema tarihinin en önemli akımlarından biri de klasik-gerçekçi anlatım sinemasının önemli kırılma noktalarından birini teşkil […]
Çıkış bırakmadım, yangın çıkarsa ölür kuş kafesinde. Yürümenin bile adı vardı, battığım bataklığın da… Sazlıklar ilişti gözüme bir uzanma mesafesinde; Oysa beklemek gerekir demişlerdi su […]
Hudutları belirsiz, tanımsız bir ahaliyiz artık. Hangi yöne gitse kaybolan, hangi çenginin etrafında toplansa avuçları alkıştan patlayan şaşkın bir ahali. Gözlerimiz hırstan kan çanağı, ellerimiz […]
Fatma Şengil Süzer, O Mısralar Var Ya Sen oturmazsan Boş kalır yerin Muhammet Safa (Edebiyat Ortamı, 39) Sarıldıkça yüreği uslanıyor. Doldurmaya çalışıyor sarıldıkça […]
Fatma Şengil Süzer, O Mısralar Var Ya Yalnızca çocuklar hatırlıyor her şeyi İçinden anne geçen bütün cümlelere çarparak Arif Onur Solak(Hayal Bilgisi, 12) İçimdeki […]
bilgisizler için korkunçtur koca dalgalarıyla deniz mevsimlerin huyunu bilen, gökte ayın geçişini öğrenen kalplerin kapısını açmayı iyi bilenlerinki gibi öğrenmiştir rüzgârla ve denizin sert halleriyle […]
İzdiham’da mısraları seçilerek yayınlan dergiler Fatma Şengil Süzer Hanım’a ulaşarak irtibat kurmaktadır. Sizin de malumunuz ki her dergiye ulaşmamız imkan dahilinde değil. İzdiham’da sizin de dergilerinizden mısraların seçilmesini ve bu şekilde tanıtılmasını istiyorsanız facebook hesabından Fatma Şengil Süzer’e ulaşabilirsiniz.
Yaşamakla aynı şeydi onun için film. Zeliha Yurdaer Antonioni’yi yazdı. Yirminci yüzyıl insanı, koyacak bir yer bulamadığı benliğinin acısına çare olarak çoğu zaman sanata, […]
“Birlik, daha önce Müslim ve gayri Müslimlerin kültürel ve hissi birlikteliğinin sağlanması ile oluştuğuna göre, birlik fikri “İttihad-i İslam” kademesine indiğinde artık “Türk” ve “gayri Türk” Müslümanların birliği söz konusu olmuştur. Üçüncü kademeye inince de “Türklerin Birliği” söz konusudur. Bu da “Türk” veya “gayri Türk” bütün Müslümanları bir tutmak imkansız hale gelince birlik gayesinin sadece Türklere yönelmesidir. Peki bu üçüncü kademedeki Türklerin içinde gayri Müslim var mıydı? Hayır. Sadece Müslüman Türkler var. Anadolu topraklarının yüzde olarak bu kadar Müslümanlaşması, tektip olması ise Cumhuriyetle olmuştur. Cumhuriyet ideolojisi istediği kadar İslamiyet’i paranteze alsın, istediği kadar İslamiyet’le sorunlu olsun, Cumhuriyet idelolojisinin birlik fikri İslam Birliği fikrinden kaynaklanmıştır.”
2014 Cemal Süreya Şiir Ödülleri Açıklandı Cemal Süreya Kültür Sanat Derneği’nce her yıl verilmekte olan şiir ödülleri sonuçlandı. Cemal Süreya Kültür Sanat Derneği’nce her yıl […]