Eyüp Can Şimay, Mutluluk, Her Şeyin Yanından Geçiyordu
çok da etkisi olmayan cümleler karşılıyordu bir yerlerde
komşunun ve katilin ne anlama geldiğini
fillerin,
Orantısız güce maruz kalıyordum
senegalde olmayan her bir fıskiye için
özünde ilgisiz konulardı ama az miktarda bulunan aklımdan yiyordum
cebimden yiyordum
ruhumdan
dinleyin ey ideoloji ve siyaset sahipleri
artık bir kaldırımda taşı hissetme vaktidir
yüzümü dayayıp, soğuğu hissetme
-atlanmalıdır artık ilk bahçe duvarından
çünkü
çünkü artık bu fakir edebiyatı tırmalamıyor kulakları
çünkü çareleriniz kanserli, tek bildiğiniz
-gericiyim, gericisin, gericiler
riyasına inandığım en sahte icattır lamba
ışık sahteliktir, kandırmaca
gerçek duvarlara vuruyor,gerçek vuruyor
uyuyan ,tüm gözü şişmiş suratlara
bir esenlik ve gerçeklik vardır
ormanın ta içinden gelen karanlıklarda
sözümü kesen bilge fil tüm ilkel benliğimden habersizdi
-aklını yitiriyorsun o başakların
rüzgar ve geceyle yaptıkları korkunç senfoniden
ve ekliyor
-Işık gerçekliktir ve sahte olan duyduğun sesler
kendime hakim olamıyorum ve kontrolü kaybediyorum
kendime göre aslında kaçınılmaz sonu biraz daha öne alıyordum
damarlarımda gezinen katıksız şiddetin açık göstergesi
-Hitlerin canı cehenneme
ben tüm fillerin neslini tüketmek istiyorum
bize öğretilen duman zehirdir
zehir insanı içten içe yer
içten yenince beden gibi ruh da
bir gömlek gibi sahte kalır üstünde
-mutluluk her şeyin üstünden geçiyordu
gecekonduları yıkan buldozerler gibi.”
Eyüp Can Şimay
İzdiham