Yürüdüğüm merdiven yerinde mi sayıyor?
Çok şansım varmış gibi açılmayan yelpaze
Rüyalarıma giren ucu yırtık mektuplar
Sahibini arıyor mürekkebi taptaze
Bir telefon uzakta kayıp ihbarı gibi
Tüm köşe başlarında eşkâlim ellerinde
Kimse hatırlamıyor sanki unutulmuşum
Kayıp fotoğrafımın yel esiyor yerinde
Tur Dağı’na çıktığım o patika yollarda
Rabbimin gösterdiği hüzün yüklü harita
Büzdüğüm çuvallardan hakkımda tek söylenen
Kendini soyutlamış afili bir filinta
Dibini boyladığım kuyuma ip sarkıtın
Velev ki çok çirkinim kurtulmanın son şartı
Hep vaat ettiğiniz belki de tek ümidim
Kulağımda çınlayan hangisiydi o şarkı
Kırık cam parçasıymış göğsümdeki tok acı
Aldığım nefeste ve sigaramda kedersin
Kiracısı olduğum dünya apartmanında
Alnımın kör yazısı unutulmak mı dersin
Karanlık gecelerden ansızın haykırarak
Kim der çatlarcasına o herkesten de gençti
Kanımın son damlası akıp da kurumadan
Ve kim der ki dünyadan bir zaman Faruk geçti
Faruk Sarıkavak
İZDİHAM