üç kitap, iki oğul bıraktım şu dünyaya
bir de yalnız ucundan gördüğüm bir gökyüzü
sonrası kendi suyunda boğulan okyanus
kendi ateşinde tükenen yangın
üzerinden geçtim yere saçılmış narların
günden güne büyüyen bu kabuksuz yarayı
denizle girdiğim son savaşta edindim
bu kopuk lehimi, aksak madeni, kusurlu eşyayı
uykuma otlar bıraktı ev sahibim keder
oysa ben bir ağacın çoktan kırılmış dalıydım
balkondan aşağı düşen sakar saksı
saplandığı yerde kırılan iğne
annemin sonyaza iliklediği düğmeydim
oğullarımdan öğrendim bahçeye bakmayı
düşündüm, taşındım, uzaktan geçen evlere baktım
eğer ben olmasam, kim bilir ne güzel olurdu hayatım
Gökhan Arslan
İZDİHAM