kuş seslerini çocuk seslerinden ayıramayanlar’a
bir kuşun alnı gökdelene çarptı
duydum
kanayınca andım
bir taşa çarpıldığımı af edersiniz
ellerimi nerede devrederim
bir çocuk yolu şöyle tarif etti
sapmadan yürü
elimle koymuş gibi buluyorum
etini yediğim tüm serçeleri
ellerimi yıkıyorum
çiçekleri henüz yolunmuş bir tarlada
hayır. kuşu vurmaktan gelmiyorum
masaya yumruğumu vurmuş da değilim
ben tavanı sevdim gök diye
ben annemin solmuş yazmasında ki
çiçeklere bakıyorum
yazgısında ki çiçekleri suluyorum
ellerimle
ortadan ikiye ayırıyorum saçlarını
ince ve uzun bir yol arıyorum
aklımda tutuyorum sıkı sıkı
yanındayım diyor dünya
kanıyorum
diyecektim dilim dönmedi
bir çiçeğin boynu neden inceciktir
Gülsen Kıraç
İZDİHAM