bu eski bir şarkıdır dinlemeyi bilirsen eğer
bir şarkı ki aramızdaki mesafeleri eriten
çağdaş bir sesle seslenemem sana bilirsin
yalnızken daha çok konuşmamız hep bundan
sonsuz bir susuzluktur hep bizimkisi
merhametinden başka gidecek yerim yok
göğsümde vahşi bir hayvan gibi tepinen
derimin altında saklı kalmış bir hikâye
ve tebessüm eden melekler kadar beyaz
kadim bir şarkıdır bize seslenen
şifa bulurum ellerin değince alnıma
tutarsan ellerimden ben ölmem daha
sabahın boynu gecenin pençesindedir
kan sızıyor caddelerden kal yanımda
vaktimiz az bu son sözlerim
sen olmadıkça yoksulluğum artar
gerçek değilim sensiz bir evim yok
bedenini bedenime kar ruhunu ruhuma
vaktimiz az burada soluklanalım biraz
yağmuru güzelleştirensin ve acımı azaltan
hayaldir şiir, hakikattir dönmeyecek olman
umudun ve bekleyişin tükendiği yerde insan
kutsal gidişinin ardından yapılan ayin, sürekli
ismini zikreder çiçekler, seni bilir sonu bilmez
ikimiz kimsesiz olmazdık gitmeseydin eğer
Hasan Özlen, “Her Gece Bir Ölüyle Uyumak”, Hece Dergisi 243, s. 23
İZDİHAM