“Bir yazar, özellikle de genç ve tecrübesiz bir yazar, kendini okurlarına bütün muhtemel soruların tam bir cevabını verme mecburiyetinde hisseder.
Vicdanı, gözlerini ıstırap veren meselelere kapatmasına izin vermez; o da evvel ve ahir hakkında konuşmaya başlar. Böyle konularda faydalı bir şeyler söyleyemediğinden –çünkü gencin işi değildir filozofça derin olmak- heyecanlanmaya başlar.
Sesi kısılana kadar bağırarak konuşur. Ve sonra sözleri halkta başarılı bir karşılık bulursa bir peygamber olduğu zannıyla hayrete düşer. Bunun üzerine, eğer ki ortalama/vasat bir insansa bu etkiyi son güne kadar devam ettirmek için doymak bilmez arzuyla dolar içi.
Eğer normalden daha duyarlı ve yetenekliyse, halkı pespaye bönlüğünden dolayı hor görmeye başlar. Ve kendini de hor görür; ulvî fikirlerin budala ve rezil bir palyaçosu rolünü oynadığı için… “
Tercüme: Atakan Yavuz
Leo Shestov (All Things Are Possible. S. 17-18)
İZDİHAM