26 Şubat 2016

Melih Özel Ubıh, Kadın İçin Konçerto

ile izdihamdergi

BİR
melek doğruluyor kadının gözlerinden.
Sizin gayet tabii bildiğiniz bir türkü ve
birçok türkü dolanıyor suyun kenarına,pırıl pırıl…
Defterlerin en kıvrılmaya alışık kenarlarına
ve de hayatın ayartılmaya düşkün en çabuk sabahlarına
küçücük bir not ilişik:
Ya seni yolcu edemezsem?
Ya bu bir şiir değilse?

İKİ
kadeh rakıydı kadın.
Hemen şuramdı.Göğsümde bilmediğim bir şarkıydı.
Akıyordu,şakıyordu ve ölüyordu
ya da ışık hızında bir bildiriyle
göklerin tebessümüne benziyordu.

ÜÇ
güvercin kanatlanıyordu kadının ellerinden.
Kadın bir türkü bir kıvrımlı burun
fatura eşliğinde bir kimlik sureti kadın.
Tepeden tırnağa gelenektir kadının ellerine tutunan.
Şimdi küçücük balkonunda ayaküstü bir kahvaltı bu kadın
elbette yavşak ve seksi plazaların gölgesinde.
Kadın bir çamaşır sepeti,koltuğumda ise akademiler
önümde saman kağıdına kimsesiz hudutsuz konmuş bir yurt
ve tepemde bir deli gök
tepemde üç güvercin

DEDİM
bu bizim kimsesizliğimizdir işte!
Sakalımdan ve kederimden uzak bir kimsesizlik.
Bunlar manifestoları,bunlar çocuklukları
evleriniz,boyalı dudaklarınız.
Bir köşede “İşte bu da benim babam! Kalûbela’dan beri mümin,bıyıklı ve işçi.”
İşte bu da küçücük bir kız çocuğu
kadının eteklerine tutunan.

SONRASI SEN
sen bir kayanın mağrur küstahlığını bilirsen
ellerin yetişirse
okuduğun kitapların altını çizip hakkını verirsen
çekileceğim bütün sloganlardan,gideceğim.
Yerim,bir küfre ait artık.
Garlardan ve duraklardan kendimi hep ben yolcu ettim.

Melih Uzel Ubih

İZDİHAM