4 Mart 2016

Nazmi Cihan Beken, Kit Kat Chunky White

ile izdihamdergi

Gecelerin birinci sınıfından eski Yunan-Latin gecelerine gidiyor ölüm
Veya 17. yüzyılın büyük akşamlarına… Kurallara, ideallere uygun
Türüne model olarak kabul edilmeyen mutsuzluklarla, tane tane arapça
Tane tane şalgam, kış belirtileri: En klasik güzellik, alışılmış, belli şartlarla
Oluşmuş, bakarak, ebelerin dünya tarihinde ulaştıkları parlaklıklara
Ulaşamadı asla… Anlam vuran bir odaya
Saniye ile anlam, biri sona ererken, anlam ile saniye, sona erdiler
Oysa iki hafif andan, oyuncak balıkların işlerinden, bir odadan çıkacaktı
Süsleme sanatlarıyla beraber

Bak, güçlü bir ışık çıkacak, odadan, ölüm ışık saçacak, aldığı ışıkları yansıtacak
Onu soğuğa karşı korumayacak, toprak, hava, düşüşünü yavaşlatmayacak
Büyük bir şarkı gibi açılmayacak, anlam, dil, parlamayı sağlamayacak, sıcak bir oda
Olmayacak, özel aygıtlarla ısıtılmayacak, belki elleri, kullanılmamaktan yıpranacak
Hazırlamayacak yumuşak ruh şekerleri, renkli küçük püsküller, bükülmemiş ipekler, renkli kalemler
Onun resmini yapmaya yaramayacak, bir parıltı, olmayacak, bir titreme, pençe pençeye
Gelmeyecek, başını tıraş edenlerin tepede bıraktıkları saç tutamından tutan
Kimse, kalmayacak, ışığı açıp kapamak yoluyla, işaretler vererek, konuşamayacak, miskin miskin
Rengi gümüşten esmer yumuşak kolay işlenir çok dayanıklı değerli birinin
Ölümün, sonsuz, bomboş, gecesi, o, birdenbire, parlamayacak, olmayacak

Onun tarihi onun gözleriyle bomboştur onun geceleri
Şiirle ninemgildir, sıralı tertipli değildir, değil
Gölünün tipik vasfı sonsuz barıştır
Dilin insana ettiği… O hayalleri bırakıp, daha gerçekçi
-Aşağıda görecektik hani, orada
Değildi… Besisuyu dolaşımının tamamen
Veya tama yakın derecede durakladığı dil vakitleri
Dayanıksız, güçsüz, esmerimsi tarla yerleri
Kimse kokusu, sular kararır… Gibi

2007 ile 2012 arasında, yurt akşamlarında yurt konserveleri
Şiir, sizinle bir kilim mertebesine yükselmiş
Kışın sığınacak yer yoksa, hiç bilgileri
En çıplakken o, olmayan dilmiş
Lanet olsun bu hayat, lanet olsun bu sevgim
Marmot, sen inine kapan. Salyangoz, katlıperde salgılayarak kavkını kapat
Semender, kütüklerin içine gir. Balçıkbalığı, bir kundağa sarın
Memeliler kışlık tüylerle örtünsünler. Kit kat chunky white

Bazı mutsuz hayvanların aç derileri
Bazı korkunç konuşmaların bütün geceleri
Kışı geçirmek için hafif bir suç işleyerek hapse girdi
Sevilmemiş dünyanın tüyleri
Ağaçların uyur tomurcukları mumla kaplansın
Otsu bitkilerin toprak üzerindeki kısımları yok olsun, YOK
YOK: O severmiş… Dil kadar bir mahluk… Ya o gözleri
Neydi: Dünyanın dünyası var, güzel mi güzel
Neşesi de var, özel mi özel
Döndü mü ama döner mi döner
MAALESEF ANLAMI YOK

Onları pohpoh, ona bir gömülme veya bir örtünme
Onu içinde yaşadığı ortamdan sıcaklık bakımından ayıran
Az miktarda veya derecede, kışı kuruyemişlerle çıkaracak
Onun gözlerini ölümle çıkaracak, onun dilini utançla
Sonra ölümün ayrı varlığı duyulmaya başlar, üç hıkla yetinmek zorunda
Dilin okullarda öğretime temel olan biçimiyle, dünyayı toprakla
Kaplayan, birtakım baş terimleri, ağız terimleri
Debdebesiz ya, onu da eksiltmeli mi
Sıcakkanlı hayvanların dokuları su kaybederken
Hani. Ona karşı anlam verilmese bile. Korkuya
Hürmet etmek ilahi bir vazifeydi

Yavaş yavaş ortaya çıkıyor, garip bir korku, istemediler
Garip bir korkuyla, sormayın… Ön ısıtmalar veriyorlar, ölümü sezdiren
Olmazmış o, sonra, büyük bir korkuyla, bir gece, yataktan kalkmak, nereye
Evde, koşmaya başlıyor, sonbaharda biriktirilmiş ağlarla, salona doğru
Gerçek nedeniyle, korkarak, salona doğru
Meydana getirmeden, ne, zevk ve ilke birliğiyle

Çeşitli nefretlerin getirdiği küçük arı, ölüm
Yalnız, uyum peşinde koşmayınca
Adını yanında taşıması gerekmiyor
Ahlaki incelemelerle uğraşmıyor, salonla anlam çalışmasına başlıyor
Ama. Dünyaya. Bakarak. Kaçacak. Yer, yok. Bu, korkunun
Bunun nedeni ne acı ne O neden oldu O
Bunun nedeni ne neşe ne O neden olmadı O

İşte bu garip kitap isimleri… Sadece bu belki
Belki yazar, dili bırakmaktan korkarak, yeminler
Bir gece her … çok anlamsız geliyor her … geliyor
Geliyor, geliyor, gelmek ister misin, buna
Buna, bir karara… Varmak istiyor
Ancak, bir karara… Varmak istiyor
Ama sadece bir mola, değil, sonuna

Başına sert ve iri bir taş kütlesi, diline terazi yumurtaları, etrafına akrepler
Yığdılar, yığdılar, yeryüzünde birikmiş büyük bağlamlar yığını, sırtına
Taşlık uçurumun dibine, okyanusun sığ kısımlarına
Çok sağlam ve sert kahkahalar, bir mağarada, üstüne, karanlıkla
Ve tükürerek… Motifler yapıyorlar, kayaların içine
Mezarlar oyuyorlar, o odanın dışındaki bütün yaşamlar

Başlangıçta çocuktu, iç çocuk, tortul çocuk
Dış kaynaklı etkilerle değişikliğe uğrayan, en küçük
Yüzeylerden birinin üzerinde dengesiz şekilde duran
Canına kas, ağlamıyor… Kiloyla et, kiloyla ciğer
Küçük bir gayretle sevilmeye hazır
Anlamın küresel aşınma geçirdiği yerlerde
Bu tür ölümlere sık rastlanır
Onlardan çıkar ipliksi gururlar
Olmamış, gerçekleşmemiş, değişmez durumlar
Kestirme yollar, korunmalar, yayılmalar

O suların kenarında kayaları işleyerek gofretler açıyor o
İlk buluntu: Birkaç ağ gecesinin esinleri
Sıcakta işlenip soğukta sertleştikten sonra yeniden işlenemeyen bir büyüyle
İkinci buluntu: Konu bakımından zengin ve değişik utançlar
Figen pastanesi, kazandibi sevgisi, karanlık odalarla doğruluyor lifleri
Üçüncü buluntu: Bardağın modeme ikram ettiği sınır kemiklerinin gülleri
Ve geyikleri… Tutturulamamış bozuşma ışıklarının garip figürleri

Bir ayak parmağı, onun küçük sepeti, elinde yuvarlak bir ek tarhı
Elinde söbü bir ek tarhı, horoz sesi, yansıması, böcek kabukları
Buldu… Yumurta, ceviz gibi şeyler, ona pamuk ipliği sağlamanın yolunu
Bilmiyor, yalan, kıtır… Meyvenin dile düşmesi gibi, döküm çapağı
Ayın birden küçülmesi, hastalığın savuşma evresi, ev, kapınızın yanında
Ayakkabı çamuru için koyduğunuz ızgara, ayrıntılı anlatış çamuru, yalan, ima, oraya
Silinmiyor, kaynaşma yokluğu veya azalması, orman kırımı, bütün, vakitleri, olmayan

Arıların kışı
Kit kat chunky white
Kovan kapalı