Onur Korkmaz, Güzelleme
dış kapıda bir aralık
kışın başı, bu sene yaza
ta yaza ramazan, ilk yaza
pencereler de açık
köründe sabahın, ah şu ayrılık
kuşun bakışı, korkuluğundan balkonun
tavşan kulağı, pervazda küllük;
havalandıran kim bu evi
canhıraş perdelerden, çevreli
çerçeveli bir aydınlığın girişidir içeri
güneşi yor
düşür kaldırıma gölgeni
ekmeğine güvendiğin bir fırından
alışveriş et, gayet
ortancasın
mayıs ki iki bayramın arası
sen tekkende ocağı bekleyen
evliya oğlu musun be mübarek
be, bre, hey.. be hey, bre hey..
bre hey behey
mübarek
ismail bin kasım, söyle bakalım:
insan eti yer mi martılar?
‘’Ankara’da kuğular
Bulutlar göğü buğular
Gönlün tahtasında yaralar
Her bahtı karalar’’
kurşuniyi paslı griyi
bırak şimdi yolaraktan
gidip müezzin bıyıklarını iki simit
açma bir de alıver
zahmet sana
çık şu battaniyenin içinden
ayaza kestirmeden var
Onur Korkmaz
İZDİHAM