Nurdal Durmuş, Babamın Sevgilisi
14 Şubat, kimine göre kapitalizmin kasalarını doldurmak için uydurduğu para bayramı, kimine göre hengâmeli hayatın birbirimizden uzaklaştırdığı boşluğu sevgi sözcükleriyle doldurmak ve sevdiğimizi mutlu etmek […]
14 Şubat, kimine göre kapitalizmin kasalarını doldurmak için uydurduğu para bayramı, kimine göre hengâmeli hayatın birbirimizden uzaklaştırdığı boşluğu sevgi sözcükleriyle doldurmak ve sevdiğimizi mutlu etmek […]
Panoptikon Fanzin’in ikinci sayısı çıktı Panoptikon, şiir üzerine düşünce üretmeye devam ediyor. Emrah Yolcu, “Şiir Geldi Word’e Dayandı” yazısıyla Panoptikon Ya Da Şiirin Gizli İktidarında […]
İnsan hayatı, bazen bir su birikintisine atılan taşın oluşturduğu dalgalanmalar gibidir. Bir bakıma taşı atanı beklemek, dalgalanıp hemen durulmaktan daha kolay… İnsan ne zaman ki […]
İnsan otuz yaşadığında n’apar? Dili dişi ağrır; dindışı ağrır. Gençlik lekesi çıkmaya başlar ovuşturdukça bağrını… İnsan kırk yaşadığında n’apar? Karşı odada alıngan bir ceylan biblosu […]
O çocuğun adı Yiğit Mete. En küçük SKL Hareketi üyesi. Kendi bile haberdar değildi. Soldan sağa yazmak günahtır. İftar yapılmıştı ve hepimiz […]
Ebru sanatı canımızı sıkıyor. Şimdi başlamadı bu can sıkma; yıllardır sıkıyor. Mıymıntı, sevimsiz, beyhude bir uğraş ebru. Belediyelerin bir şey bulamayınca açtıkları lüzumu tartışılmayan kurslarından. […]
Aslında biz bütün bu olanlardan utanıyoruz. Bir gün pişman olmak için hepimiz sıraya gireceğiz / Bülent Parlak, Ricakeş, 26. sayfa […]
SKL Hareketi eylem düzenliyor. Ne için düzenlediğinin bir önemi yok çünkü hepiniz önemsizsiniz ve hepimiz çok önemsiziz. Bunu anlayamadıysanız anlayacak yaşa gelmeyi bekleyin. Anlayana kadar […]
SKL Hareketi olarak 2 şeyin yasaklanmasını istiyoruz. Boks denen boktan spor, genç yaşta bir sürü insanın canını alıyor. Boks yasaklansın. Bu spor değil, vahşet. […]
Reha Erdem, sinemamızın son 15 yıllık süreçte yetiştirdiği en büyük yönetmenlerden biri kuşkusuz. Reha Erdem, sinemamızın son 15 yıllık süreçte yetiştirdiği en büyük yönetmenlerden biri […]
“…Hiç kuşkusuz, bir film, kamu seyirliği olduğundan, özel sorunlarımız da özellikten ayrılarak kamusal bir nitelik kazanır. Kendi adıma bugün iyice belirli bir duygum var; bugün […]
İzdiham’ın resmi olarak Yazı İşleri Müdürü olan Beyazıt Bestami, İzdiham’ın sivil insiyatif hareketi olan ama herhangi bir anlamı olmayan SKL Hareketi’nden komisyon kararıyla atıldı. SKL […]
Zamanımızda çalakalem yazmaktan mütevellit oluk oluk mürekkep sarfiyatına ve dolayısıyla gittikçe yükselen beş para etmez süprüntü kitapların seline karşı edebiyat dergileri bir bent, bir […]
Bazı insanların vicdanı vardır, içleri acır; sessiz kal(a)mazlar, görmezden gel(e)mezler. Yol ayrımlarında tereddüt etmezler, bir kişilik edinme kaygısı güderler, sürüklenmezler, tavır alırlar. Hayatlarının merkezinde bir […]
7. Uluslararası İstanbul Şiir Festivali, bu yıl da 14-18 Ekim tarihleri arasında gerçekleşiyor. Uluslararası İstanbul Şiir Festivali’ne 12’si yurtdışından olmak üzere toplam 26 şair katılıyor. […]
Martı Jonathan Livingston’dan değil, Küçük Prens’ten yanayım. İkisi bambaşka şeylerdir. Çünkü; -Martı Jonathan Livingston kariyeristtir, Küçük Prens anti-kariyeristtir. -Martı Jonathan Livingston sinekten yağ çıkartmayı önerir […]
Bu şiir Arzu için. – karıma bendeki o tuhaf bilgi, o garip ruh hali gece gündüz duran ve durmakla mükellef olan eşya hangi sırrımızla zehirler […]
Anne ben geldim, üstüm başım Uzak yolların tozlarıyla perişan Çoktan paralandı ördüğün kazak Üzerinde yeşil nakışlar olan Anne ben geldim, yoruldum artık Her yolağzında kendime […]
Güneşle sevişmek bir hayal oldu ham sular yumadı yoz arzumuzu sözüm, parmağından sekip göğsüme değdiği zaman mı eritir buzu? Trenler ne kadar hızlanabilir süsleseler günlük […]
hep haziran gibi bir kere daha bir kere daha gölgemi öpüyorum bu altın yamaçlı kırmızı külahlı dağ bulutlarını da ben anamın mor nakışlı şalvarından istiyorum […]
Anne ben bugün evleniyorum. Biliyorum Konuşacak çok şey var aramızda Aramızdaki sessiz harfler, üç noktalar, boş sayfalar Anne kelimeler anne kelimeler yakamdan tutmuş anla Gün […]
her sabah okul yerine aşka giden bir çocuktun sen annen kırlangıçlar doldururdu beslenme çantana belki uykusundan hiç kalkamayan bir pazar sabahıydın sevgilim, yapışık ikizleriz biz […]
Gecikmiş bir paydosun anonsu bu duyulan Hayır! Hiç kimse için istavroz çıkaramam! Ah şu Roma’yı yıkan bizdeki üstün akıl Ne çok azmettiriyor metruktaki güneşi. Sarsıyor, […]
Annem tuz almaya gönderdi beni O gün bugündür eve dönmedim sokakları çocuk adımlarıyla caddeleri suçlu telaşıyla geçtim zamana açılıyordu bütün pencerelerim anıya dönüşebilecek kelimelerle kurdum […]
efendim, haklılar: kapımı çalmayan komşular, selam vermeyen cemaat bir kızı olduğunu unutan annem, olmaz öyle şey demeyin; unutturduğum haklılar, öyle çirkin öyle çirkinim ki yüzüm […]
Ateşe bak demek geçiyor nedense şimdi sana içimden erik ağaçları gene aldandı ve kar düştü üstlerine ben bu bahar da yetişemedim soğuk tutmalıydı diplerini ateşe […]
Seni seven aşık neylesin malı. biz batan güne sahip çıktığımızda ay, Bitlis’te sarı tütün ya da bir akarsu imgesi gibi yiğit ve bütün bir ağıttı […]
yüzme bilmeyen bir kaptana vuruldum utanma mevsiminden kalan gül kırıkları suç işliyor kalbim ayıplanan limanda mendile bağlanmış üç lokum bu sevincim sevincim bir ikindi lokumları […]
Benim oralarda hiçbir işim yoktu Şeytana uydum, Aç ahtapotlar kaynaşırken dipte Kaypak kalabalıkta sürükleniyordum. İnce yüzünüzde üzgünce bir bakış Birden sizi gördüm, Açtı arı doruklarda […]
kuşlar uçuyor, Tanrım yaralılar var uzak değil deryadaki ayak izleri avcının ki barut gibi bir soğuk göğe takılı göğün tek avuntusu ceplerindekini boşaltmak ve sürmek […]
O kız orada dururken Ben nasıl bütün dikkatimle Roma’nın, yok Rusya’nın Ya da İspanya’nın Politikaları üzerinde durayım? Oysa gezmiş görmüş bir adam bu Ne söylediğini […]
Hemen söyleyeyim, kayıp gölgeler kenti Prag. Nazlı Eray’ın geçmişle bugün arasında gidip gelen karakterlerle kurguladığı, son eserlerinden birisi. Bu seferki ünlü kahramanlarımız Stalin, Stalin’in hayatına […]
Joseph Conrad ve Otobiyografide Kurmaca adlı eleştirel çalışması, Agora Yayınları’ndan Ferit Burak Aydar çevirisiyle yayımlandı. 20. yüzyılın önde gelen düşünürlerinden Edward Said’in, 1966 yılında kaleme […]
Dolaşıyor. Gölgesi dolaşıyor. Bitirdiklerinde içine koyacaklar onu ve sonra uzun bir süre söyleyemedim. Karanlığın ayaklanıp fır dönerek uzaklaştığını gördüm ve, “Çiviliyecek* misiniz onu içinde, Cash? […]
kız dedim uçurumum ol gel kalbimi kuşlara ufala eski su, derin kin, içli ırmaklı suskun kız kız gel senin hiçin olayım fes ve horoz kırmızısı […]
Uyumuyorduk artık, çünkü zemberekleri arasında yatıyorduk hüznün ve büküyorduk göstergeleri çomaklar gibi, ve fırlayıp kamçılıyorlardı zamanı kan çıkasıya, ve söylüyordun büyüyen alacakaranlığı, ve oniki kez […]
“nereye gidiyor kahrımız böyle çarçabuk, bize bir kez bile “az iç, ölmeye mi niyetlisin?” demeden kaldı ki ceplerimiz kıyasıya dolu iddia kuponları ve yanmayan çakmaklarla […]
geleceğin gürültülü zafer şenlikleri için, o soylu kuşak uğruna, yoksun kaldım atalarımın şölenindeki kadehimden, mutluluğumdan, onurumdan. omuzlarıma atılıyor şu kurt köpeği çağ, oysa benim kanım […]
Üç gündür temizim Henüz başlamadı nöbetim Hayat kolay geçecektir Ve bir sevda böyle bitemedi derken Züğürtlükle eleleydik Dostlarımız –ki onları severiz onlar da bizi sever […]