“Hiçlikten geliyorum
Ne bir yerim var
Ne de vatanım”
Tüm dünyayı kendilerine vatan bilip, bulundukları ülkelerin kenarlarında, kuytularında yaşayan; itilip kakılan; renkli, canlı, eğlenceli imajıyla kafamızda süsleyip oturttuğumuz hayatlarının ardında nasıl acılar, zorluklar yaşadıklarını bilmediğimiz; ara sıra hayatlarımıza değen, çoğu zaman da farkında bile olmadığımız Çingeneler hakkında belli klişeler dışında neler biliyoruz? Haklarında fazlaca yazılı belge olmayan, var olanları da kendilerinin dışındaki kaynaklardan öğrendiğimiz Çingeneleri konu aldık bu sayımızda. Onlarla ilgili çeşitli bilgilere yer vermekle birlikte, daha çok edebiyatta bıraktıkları izleri sürüp, onları anlatan şiir ve öyküleri paylaştık. Sinan Şanlıer ve Özlem Çuhadar Koşal’ın hazırladıkları dosyaya NEYYA Edebiyat Grubu da öyküleriyle katıldı.
Biz onları Çingene diye biliyoruz, Çingene mi, Roman mı? Sinan Şanlıer yazısına, bu konuya açıklık getirerek başlıyor. Onların tarihlerine, dillerine, müziklerine kadar uzanıyor; edebiyattaki yansımalarından örnekler veriyor. Ayrıca üç Çingene kadının hikâyesini de anlatmış: Carmen, Papusza ve Zehra Kosova. Yazılarını, Türkçede Çingeneler üzerine yayınlanmış uzun bir kitap listesiyle bitiriyor.
Özlem Çuhadar Koşal, iki farklı bakış açısını ve üslubu görmemizi sağlıyor, incelediği iki farklı romanla: Bir yanda, Ahmet Mithat’ın, en başından okuyucuyu Çingeneler hakkında olumsuz yargılarla yönlendirdiği, Çingene kızı Ziba karakterini değişime zorladığı, önyargılı ve didaktik Çingene romanı; diğer yanda, Osman Cemal Kaygılı’nın, Çingene yaşamını tüm gerçekliği ve ayrıntılarıyla, gözleme dayalı olarak anlattığı Çingeneler’i.
Gülşah Ecem Perçin, Ağlayan Dağ Susan Nehir romanı üzerine Ayşegül Devecioğlu’yla bir söyleşi yapıyor. Devecioğlu’nun 2008 yılında Orhan Kemal Roman Ödülü’nü aldığı bu romanın konusu Çingeneler. Dolapdere’deki Kolera Sokağı’nı, çarpıcı Çingene karakterleriyle ustaca anlatan Metin Kaçan’ın kült eseri Ağır Roman’la ilgili incelemeyse Bahar Doğan’ın. Kağıt Hane belgeselini çeken Belgin Cengiz, kentsel dönüşüme karşı verdiği mücadeleden tanıdığı Çeribaşı Cemil Akmaca‘yı anlatıyor. Elif Alkan yazılı edebiyatı olmayan bu göçebe halkın kültlerinden, halk anlatılarından, öykülerinden söz ederken; Cemil Akmaca’nın yazdığı Çeribaşı Rüstem Ağa’nın dramını ise Elif Eryılmaz inceliyor. Muhsin Başaldı Papusza‘yı şiirle anlatıyor; Çingene Falı şiiri de Tan Doğan’a ait.
NEYYA katılımcıları Çingene öyküleri yazıyorlar. Dergide, Ayşenur Turan – Aklı Başında Bir Kadın, Gülayşen Erayda – Altın Portakal, Ayşen Cumhur Özkaya – Çokomel, Gökhan Yesari – Duvar, Güner Başaytaç – Kavga Bahane, Özel Atay – Kürk Mantolu Çingene, Güler Pişkin – Peri Tozu, Nebahat Alptekin – Sulukule öyküleriyle yer alıyor. Ayrıca, Gülayşen Erayda’nın dosya konusundan farklı olarak, Bob Dylan’ın Nobel Edebiyat Ödülü‘nü alışıyla ilgili duygu ve düşüncelerini anlattığı bir yazısı bulunuyor.
İZDİHAM, pişman olanların dergisi