Ben
ne zaman sevsem seni
iki kuş ayrılır pencere pervazından
biri sana doğru süzülür
biri hep kaybolur
gökyüzü iki ayrılık arası dinlenme tesisi
tüm durakların sislerle kaplı üstelik
varamadan sana
kaybolmuş-um
Ben
ne zaman sevsem seni
okullar kapanmış
yasa dışı bir şeyler yapmışım o sıra
annemden dayak yemişim
üf, nasıl
yaralanmışım içli dışlı boş ver
şimdi düşünüyorum da
ben ne zaman sevsem seni
bir şeyler hep acı
bir şeyler hep
yarım
kalmış
ben
ne zaman sevsem seni
tren garları tıklım tıklım
herkes kafasına koymuş gitmeyi
merhametsiz sevgiler doğurmuşlar
kasabanın göbeğine
yalın ayak gezmeyene batmıyor çivi
her şey ne kolay-mış öyleyse
koşar adım evini terk ediyor
şehirler arası vuslat otobüsleri
sen
yine
beni
ben
ne zaman sevsem seni
solmuş bir gül bırakmışsın baş ucuma
vasiyetim el yazınla birebir
inci gibi dizilmiş kelimeler
hayattan silinmişliğime
son bir sigara yakmışım
ve
sürüklendirilmiş intiharlar
yarın sabah gazete manşetinlerinde
büyük
harflerle
sonra
sen beni hiç sevmemişsin
ben ne zaman sevsem seni
bütün kapılar suratıma
çattt çutt
babamın miras bıraktığı acımasızlıkla eşit orantıda
terk ediyorum seni sevmeyi
ve tekrar
tekrar nefes alışımda
elimde değil
ben seni ne zaman sevsem
kimsesizler mezarlığı evimizin bahçesi
sen su doldurmaya gitmişsin
ben çoktan ölmüşüm
…
son kez toprağıma dokun
cenaze
gülü
Toprak Uçar
İZDİHAM